KAZIM’I ANARKEN

Hasan AZAKLI

Emekli İlköğretim Müfettişi

Eğitimci-Yazar

            25 Haziran 2005 tarihinde  yitirdiğimiz ve yıldızlara uğurladığımız Kazım KOYUNCU,Türkiye halklarının kalbinde derin etkiler bırakmıştır.

            Kazım halkımızın ağıtlarını,ninnilerini,sevgilerini,hüzünlerini,sevdalarını yaptığı müziği ile dile getirmiştir.O evrensel ve enternasyonalist duruşuyla Türkiye halklarının kalbinde taht kurmuştur.Onun müzik sanatında ve sanat anlayışında sığlık yoktur.dar görüşlülük,kibirlilik yoktur.Onun sanatında ve sanat anlayışında halkımızın yüzyıllardır birikimi olan deyişlerinin,türkülerinin dile getirilişi vardır.Onun müziğinde yerelden evrensele doğru giden bir evrensellik anlayışı vardır.O gerçek bir çevreci,O gerçek bir şair,O gerçek bir müzisyendir.Bunun için  Kazım her kesimce ve herkesce  sevildi.Bunun için Kazım  halkların gönlünde taht kurdu.Kazı yaptığı müziğiyle halklarımızın  gizli kalmış deyişlerini,türkülerini iğne oyası ile yapılan bir dantel gibi bu güzellikleri müzik sofrasına getirerek bizlere sunmuştur.Kazım  gerek kişiliğiyle,gerek dünyaya bakış açısıyla,gerek duruşuyla halkımızın kalbine girmeyi başarmış nadide sanatçılarımızdan biridir.Onun müziğinde ve sanat anlayışında toplumsal gerçekçi bir yaklaşım vardır.Onun duruşunda kibirlilik yoktur.Böbürlenme yoktur.Halka tepeden bakma yoktur.İşte bu tutum ve davranışıyla Kazım kalplerde yer edinmiştir.

            Kazım’ın yaptığı müzik ve sanat anlayışında Ağrı Dağının zirvesindeki karlar gibi bembeyaz ve tertemiz,Çoruh Nehri gibi gür,Bozok Yaylası gibi engin ve dingin,Karadeniz’in dalgaları gibi coşkun bir özellik ve güzellik bulunmaktadır.Bu nedenledir ki Kazım Kadim Anadolu halklarının dilerinden düşmeyecek ve susmayacak bir bülbülüdür.